Taoizm dış dünyada nesnelerin var olmadığını savunan görüştür. M.Ö 6.yy da Lao-Tse tarafından kurulmuştur. Bu görüşe göre Tao evrendeki düzendir. Her şey Tao'dur ve kendiliğinden oluşmuştur. Betimlenemez ,cisimsiz sonlu ve sonsuz olan akıldır. Bütün bu özellikler varlığı yokluğa götüreceğinden Tao yokluk demektir. Bir nevi varlığı yokluğa indirgediği için nihilizm olarak görülür.
Tao, hem Lao-tzu hem Chuan-tzu tarafından anlaşıldığı şekliyle sözle ifade edilemez bu yüzden onunla ilgili sembolik bir anlatım kullanmışlardır. Tao'nun beşeri herhangi bir zihni yapı ile anlaşılmayacağını O'nun olumsuzlayıcı sıfatları sayılarak gösterilmeye çalışılmıştır; isimsiz, şekilsiz, suretsiz, görünmeyen, işitilmeyendir O. Chuang-tzu'ya göre Tao semavi eşitlenmenin, bütün zıtları ve çelişkileri eşit kılan mutlak birlik halidir.
İlah hakkındaki düşünceleri: ilah, sessiz, suretsiz, ebedi, varlığı başkasının varlığından daha önce, varlıkların aslı ve ruhu bu varlıklarda bulunan bir varlıktır. Tao, mutlak var olandır, kainatın muradıdır. Kainattan ayrı olmayıp esasıdır. Bütün varlıklar kendisinden kaynaklanmaktadır. Vahdet-i vücuda inanırlar. Yaratan ve yaratılan aynı şeydir. Birbirinden ayrılmayan parçalardır. Ayrılması demek yok olması demektir. ilah hakkındaki görüşleri, yaratanın varlıklar içinde hulul (vücut bulma,içine işleme) ve ancak hulul yoluyla bu varlıkları etkilediğini savunan hulul mezhebine çok yakındır. Göklerde ve yerde tüm varlıkların hayat, faaliyet ve hareket aslı olan büyük semavi kanuna inanırlar.
Cuang-dzı'ye göre insan, dünyaya kainatla beraber gelmiştir. insan Tanrı'yı sever. Ancak Tanrı'nın geldiği kaynağı daha fazla sever. Buna göre, Tanrı'dan önce varlık inancını taşıdıkları da görülür.
Çin'in dini öğretilerinin temel ve orijinal öğretilerinden olan Taoizm ,Çin'in dini geleneklerinin ve metafizik içerikli öğretilerinden oluşmuştur. Bu ise onu Çin medeniyet içerisinden çıkmış Konfüçyüslük'ten ayıran en önemli hale getirmiştir.
Taoizm'in kurucusu Laozi'ye arzuları ve amaçları doğrulayan sebep nesnelere ve kavramlara yüklenen anlamlardır. Yani ; iyi ve kötü ,aydınlık ve güzellik ,yüksek ve alçak gibi. Bu anlamlardan kopmamız arzu ve amaçlarımızdan ayrılmamız sonucu eylemsizliğe varırız. Eylemsizliğe bit kere varıldığında uyumlu yasama geçiş kapısı açılır. Hayatımızda geçmiş Hakkı'nda duyduğumuz pişmanlıklarımız, yaşanmışlıklar ve gelecek kaygısı insanı hayattan kopardığı gibi aynı zaman'da bir gelecek kaygısı yaşatır. Uyumlu yaşam ve doğal akış insanın içinde bulunduğu an ile bütünleşerek yaşamasını sağlar. Bu uyuma yolu izlemek denir. Yol anlamına gelen Tao kelimesiyle kastedilen budur.
Bu öğretileri Taozm'e geçiren Laozi ile ve hayatı ilgili çok az bilgi vardır. Hakkında birçok görüş ortaya atılmış ve efsaneler uydurulmuştur. Bunlardan bir kaçını örnek olarak belirtelim.
Bir mitolojiye göre, Laozi’nın annesi nurdan gebe kalmış. Bu hikayelerin çoğunda geçen iddia Budizm’den sonra Budist hikayelerine rağbet için yazılmasıdır. Laozi'nin,babasız bir şekilde dünyaya gelişi mitolojisinden yola çıkılarak bazıları bir peygamber olabileceği fikrini ileri sürer.
Kimilerinin Taoculuğun kurucusu olarak gördükleri Lao-tzu bu dinde T'ai-shang Lao-chün adıyla Tanrılaştırılmıştır ve Taoist dininin tüm Taoistlerce kabul edilen patriarkıdır.
Taoizm iki farklı Türkçe tabir ile açıklanır. Daojiao Çin kültüründe bir dine işaret ederken, Daojia bir felsefe düşünce okulunu anlatır. Ancak ikisi de kaynağını Laozi'in eseri Tao Te Ching 'den almaktadır.
Yazan: N.Kara