THEBAİ'NİN AŞIKLAR BİRLİĞİ
Tebai'nin (Thebai) Kutsal Grubu, yalnızca savaşçı değil aynı zamanda aşık olan
300 Tebaili askerden oluşan seçkin bir savaşçı bölüğüydü. Yunan tarihçi,
biyografi ve deneme yazarı Plutarhos'a göre bu birliğin oluşturulması bir askeri
lider olan Gorgidas tarafından MÖ 379 ve 378 yılları arasında gerçekleşmişti.
Gorgidas, sıradan askerlerden farklı olarak aşıklardan oluşan bir bölüğün
birbirlerini hayatta tutmak için daha vahşice ve istekli savaşacağına inanan
biriydi.
Daha sonra General Pelopidas ve Epaminondas, aşık askerlerden oluşan bu elit
birliği bir savaş gücüne dönüştürerek tüm geç klasik Yunanistan'ın saygısını
kazanmıştı. Bu birliğin varlığı MÖ 378'den 338'e kadar kırk yıl boyunca devam
etmişti.
Bu birliğin, Spartalı general Phoebidas'ın (Yukarıdaki Pelopidas ile
karıştırmayın) General Gorgidas'ın ellerinde can vermesinden kısa bir süre
sonra oluşturulduğunu, akabinde generalleri öldürülen Sparta kuvvetleri işgal
altındaki Tebai Kalesi'nden dışarı atıldığını (MÖ 378) söyleyen araştırmacılar
da vardır.
Tebai'nin Kutsal Grubu'nun rol aldığı en ünlü savaş, MÖ 371'de Spartalılara karşı gerçekleşen Lektra ( Leuctra) Savaşı'ydı. Bu savaşta Spartalıların Yunan Yarımadası üzerindeki kontrolünü yıkarak zaferle çıkmıştılar.
Bir Yunan ordusunun safları geleneksel olarak en iyi ve seçkin savaşçıların
sağ kanada yerleştirilmesi ile oluşurdu. Sol kanatta ise subaylar, rütbeli
kişiler ve daha zayıf askerlerden oluşurdu. General Pelopidas tarafından
yönetilen Kutsal Tebai Grubu, ordu hattının sağ kanadını oluşturuyordu.
Savaş anı geldiğinde Kutsal Grup kendini kanıtlama fırsatı yakalamıştı.
Thebali süvariler Sparta hatlarında hasara yol açınca Kutsal Grup kontrolü ele
geçirdi. Stratejik olarak Spartalıların sağ kanadına saldırdılar ve Kral
I. Clembrotus da dahil olmak üzere bin Spartalı askeri öldürdüler.
Tıpkı birçok eski profesyonel birliğe benzer şekilde Tebai'nin Kutsal Grubu'da
savaşa her daim hazır olmalıydı. Bu yüzden sürekli egzersiz yapıyor, güreş,
kılıç ustalığı, boks ve Falanks** düzeni konularında eğitiliyorlardı. Bunun yanı sıra onlardan tıpkı
Atina ordusunda olduğu gibi sanatla uğraşmaları, şiir ve felsefeye de ilgi
göstermeleri beklenirdi.
Tabi tutuldukları bu eğitimlerin Yunan birlikleri için daha akıllı,
entelektüel ve savaşın doğasına uyumlu askerler yarattığına inanılıyordu.
Hatta eğitimlerinin Atinalıların zekasına, Spartalıların gaddarlığına uyacak
şekilde tasarlandığı söyleniyordu.
Makedon Kralı II. Filip bu birliğin eğitim ve cinsel birlikteliklerini
incelemiş ve uygun gördüklerini kendi savaş gücüne dahil etmişti. Diğer
artıların yanında bunun da etkisi ile MÖ 338'de Kutsal Tebai Bölüğü'nü yenerek
zafer elde edecekti.
II. Filip için MÖ 338'de gerçekeşen Heroneya Savaşı tüm orta ve güney
Yunanistan eyaletleri üzerinde egemenlik kurması için önemliydi. Her zaman
düşman olan iki şehir devleti Tebai ve Atina, Makedon kralına karşı güçlerini
birleştirip Yunan ittifakı kurmuşlardı. II. Filip bu çatışmada liderlik
deneyimi kazanması için oğlu İskender'i sol kanata süvari komutanı olarak
yerleştirmişti.
Filip ya kazanarak tüm Yunanistan'ı ele geçirecek ya da kaybederek egemenliğini, hayatını ve öz oğlunu kaybedecek ya da Tebai'nin Kutsal Gücüyle karşı karşıya gelip yenilecekti.
Filip, Tebaililerin Spartalılarla savaşırken uyguladığı taktiğe başvurarak geri çekiliyor gibi yaptı. Bu sayede kendi hattını güçlendirerek Atina hattının karşısına yerleştirdi. İskender saldırıyı yönetip Kutsal Grup'u alt etti. Atinalı müttefikleri teslim olmaya başladı. Teslim olabilecekleri söylenmesine rağmen Tebaililer savaşmaya devam ederek İskender ve babası önünde teslim olmayı reddetti. Yedikleri onca ok ve mızrak darbesine rağmen yok olana kadar dayandılar. Böylece Kutsal Grup ölümüne savaşarak tarih oldu.
Sevgililerini ve asker arkadaşlarını korumak isterken ölen, üst üste yığılmış Tebai ölülerinin bu görüntüsü ve ölümüne savaşmaları hem II.Filip hem de genç oğlu Büyük İskender'in saygısını kazanmıştı.
Yunan tarihçi Plutarhos, II.Filip'in gördüğü manzara karşısında, Tebai'nin Kutsal Grubu'nun sahip olduğu yoldaşlığı kimsenin baltalayamayacağını anlayarak saygı gözyaşları döktüğünü yazmıştır.
MÖ 300'de Yunan şehri Tebai'de bu bölüğün mezar alanlarını işaretlemek amacıyla onların onuruna taş bir aslan inşa edilmişti. Yunanistan'ın Heroneya köyünde bu alanı görmek mümkündür.
Peki böyle bir birim, eski zamanlarda nasıl var olabilmişti? Bu konu irdelendiğinde Tebai'nin Kutsal Grubu, antik Yunan savaş ve kültürleri hakkında daha fazlasının anlaşılmasına yardımcı olur.
ABD Silahlı Kuvvetleri 1993'ten bu yana askerlerin cinsel kimliği hakkında
"sorma ve söyleme" politikasını uyguluyor. Antik Yunan'da ise bu durum bir
tabu değildi.
Tarih bilgini Thomas K. Hubbard'a göre, MÖ 4. yüzyıldan beri erkek eşcinsel
ilişkileri Yunan felsefi söyleminde tekrar eden bir tema olmuştu.
Bu gerçeği ortaya koyan noktalardan biri de eski Yunan kültüründe yerleşik
olan pedagojik oğlancılık, yani yaşlı bir erkek ve genç bir erkek arasındaki
cinsel birliktelikti.
Antik Yunandaki yaşama ışık tutacak eserlerden biri Symposion'dur. Platon'un
yaklaşık olarak MÖ 385-370 aralığında yazdığı Symposion* adlı eserde tamamı eşcinsel aşıklardan oluşan bir savaşçı birliğine
sahip olmanın olumlu yönleri hakkında varsayımsal metinler görülmektedir.
Çünkü Platon tıpkı General Gorgidas gibi, her savaşçının sadece kendini
kurtarmak için değil, aynı zamanda sevgilisini de korumak için savaşacağına
inandığından, eşcinsel aşıklardan oluşan bir ordunun son derece etkili
olacağına inanıyordu.
Antik Yunan halkı Platon'un ve Gorgidas'ın görüşlerini aynı şekilde benimsememişlerdi. Yazar Goran Blazeski'nin belirttiği gibi Antik Yunanlılar cinsel arzuyu sadece çiftlerin cinsiyetine göre değil, her üyenin ilişkide oynadığı baskın rollere göre ayırmıştı ve cinsel birliktelik genellikle yetişkin bir erkek ile toy bir genç erkek arasında gerçekleşiyordu.
İşte, eşcinsel ilişkilerin bu kültürel kabulü, Platon'un Symposion adlı eserindeki aşk ve bağlılıkla ilgili bir diyaloğa “böyle aşıklardan oluşan herhangi bir ordunun tüm insanlığı fethedebileceği” şeklinde yansımıştı. Bu tür filozofların konuya dair övgüleri tabi ki Tebai'nin aşıklar ordusu gibi birliklerin oluşturulmasına yönelik girişimlerde rol oynamıştır.
Tıpkı Tebai'nin Kutsal Grubu gibi Sparta askeri geleneği de eşcinsel ilişkiyi, birlikler arasındaki duygusal bağları ve morali teşvik edici bir unsur olarak görüyordu. Ancak pek çok asker sadece kendi birlikleri içindeki sevgililere özel değildi, onlardan devlete de bağlı olması beklendiği için durumları biraz farklıydı.
Tebai'nin tarihi Miken zamanlarına kadar uzanıyordu. Beotia bölgesinde ortaya çıkmış ve Beotia Konfederasyonu içinde lider güç haline gelmişti. İşte Tebai'nin Aşık Savaşçıları da Tebai'nin bölgedeki güç ve itibarını korumaktan, güvence altına almaktan bir şekilde sorumluydular.
Başlangıcından itibaren Tebai, Atina'ya karşı düşmanlığını devam ettirmişti.
Hatta en iyi bilinen düşmanlık örneklerinden biri, MÖ 480-479'da Ahameniş
İmparatorluğu'nun Yunanistan'a düzenlediği İkinci Pers İstilası ile 3.gün
devam eden Termopylae Muharebesinden sonra Perslerin yanında yer almalarıydı.
Hatta Tebai yalnızca Atinalılara değil, Spartalılara da düşman olan bir şehir
devletiydi.
Tebai savaş sanatı konusunda büyük saygı görüyordu. Askeri güçlerini arttırmak için akıl edip oluşturdukları Aşıklar Bölüğü Tebai'nin itibarını artırıyor, onu güçlü bir şehir devleti yapıyordu.
Tebai savaş sanatı konusunda büyük saygı görüyordu. Askeri güçlerini arttırmak için akıl edip oluşturdukları Aşıklar Bölüğü Tebai'nin itibarını artırıyor, onu güçlü bir şehir devleti yapıyordu.
Gorgidas, Tebai'nin yalnızca seçkin bir savaş gücüne değil aynı zamanda
liyakate dayalı, eşit statüdeki sevgililerden oluşan birliklere ev sahipliği
yapması gerektiğini düşünmüştü. Aşıklar Grubu'nun üyeleri statü ve sınıflı
toplumun etkisinden bağımsız olarak yalnızca erdem ve eylemleri ile
belirleniyorlardı.
Plutarhos'un yazdıklarına göre, bölüğün başındaki "kutsal" terimi, Tebai'nin
"Iolaus" Mabedi'nin önünde aşıklarına ölümsüz aşk yemini eden ve sadece
birbirlerine değil, kutsal grup içinde hizmet ettikleri yoldaşlarına olan
bağlılıklarını pekiştiren Tebaili askeri birliklere atıfta bulunmaktaydı.
Tüm bu bilgiler doğrultusunda anlıyoruz ki Spartacus vb. dizilerdeki eşcinsel sevişme sahneleri, eşcinsel izleyicilerin ilgisini çekmek için çekilmiyor, dönem kültürünün bu yönünü de yansıtmayı amaçlıyordu.
DİPNOTLAR
* "Birlikte içme" anlamına
gelen Symposion, Platon'un yazdığı diyaloglardan biridir. Aşk ve aşka
övgüler içeren konuşmaları içermektedir.
** Falanks, genellikle mızrak gibi silahlar kullanan askerlerin birbirinden ayrılmadan art arda saflar halinde savaşmasını esas kabul eden bir savaş düzenidir. Antik Yunan'daki yansıması Hopliteler adlı ağır piyadelerin savaş düzenidir.
** Falanks, genellikle mızrak gibi silahlar kullanan askerlerin birbirinden ayrılmadan art arda saflar halinde savaşmasını esas kabul eden bir savaş düzenidir. Antik Yunan'daki yansıması Hopliteler adlı ağır piyadelerin savaş düzenidir.