TANRILARIN "ASIL" BABASI : DYEUS PATER
Hint-Avrupa halklarının ataları gökyüzüne baktılar ve gün ışığı aleminde gücü
olan göksel bir baba figürü yarattılar. Pek çok Hint-Avrupa panteonu, diğer
tanrılar arasında üstünlüğü olan ve gökyüzü ile ilişkilendirilen tanrılar içerir. Yunanın Zeus'u, Romanın Jüpiter'i vardı. Hinduizm'de Dyaus
başlangıçta Zeus'a benzer bir role sahipti. Bilginler bu tanrıları ilk
Hint-Avrupa dininin orijinal gökyüzü tanrısı Dyeus'u kullanarak yeniden inşa
etmeye çalıştılar.
Hint-Avrupa gökyüzü tanrısının yeniden inşasını anlayabilmek için ona tapan
kültür hakkında bilgi sahibi olmak gerekir. Dolayısı ile İlk-Hint-Avrupa
(PIE) kültürünün incelemesi gerekir.
İlk-Hint-Avrupa toplumu çoğunlukla karşılaştırmalı dilbilim yoluyla
bilinir. Dilbilimciler diğer tüm Hint-Avrupa dillerinin türetildiği ilkel
dili yeniden inşa etmek için Latince, Yunanca ve Sanskritçe dahil birçok
Hint-Avrupa dilline baktılar.
Çünkü bu diller, dilbilimcilerin ve tarih öncesi Hint-Avrupa dillerinin
gelişimini anlamalarına yardımcı olmaktadır. Dilbilimciler Hint-Avrupa
dillerinin tamamında veya çoğunda bulunan kelimeleri ve kavramları almışlar ve
bunları teorik bir ilk-Hint-Avrupa dili inşa etmek için kullanmışlardır. Bu,
ilk Hint-Avrupa toplumlarının en azından ondan gelen tüm Hint-Avrupa dilleri
için ortak olan dil özelliklerini içereceği varsayımına dayanmaktadır.
Çoğu Hint-Avrupa dilinde koyunlar için kullanılan benzer kelimeleri vardır. Bu
muhtemelen ilk-Hint-Avrupa dilinde koyunlar için kullanılan bir kelime olduğu
anlamına gelir. Bu aynı zamanda sosyal ve kültürel etkileri de göstermektedir.
Koyun için kullanılan kelime, ilk-Hint-Avrupa toplumunun hayvanlara aşina
olduğunu ve koyun yetiştirmiş olabileceğini gösterir.
İlk-Hint-Avrupa dili ve toplumu ile ilgili pek çok tartışma ve belirsizlik
vardır. Asıl vatanları bile tartışmalıdır. Pontus-Hazar bozkırları ve
Anadolu'nun, Hint-Avrupa dil ailesinin ve bu dili konuşan halkların esas
vatanı olduğu söylenmektedir.
Arkeoloji ve dilsel yeniden yapılanmaya dayanan birçok bilim insanı,
ilk-Hint-Avrupa toplumunun Karadeniz ile Hazar Denizi arasındaki Pontus-Hazar
bozkırında veya Anadolu'da yer aldığına inanır. İlk-Hint-Avrupa dilinin
yeniden inşası onların saz ve çamur yapılarında yaşadıklarını, koyun, keçi ve
sığır yetiştirdiklerini göstermektedir. Muhtemelen diğer mahsullerin yanı sıra
buğday ve arpa da yetiştirdiler. Birçok arkeolog onları Karadeniz ve Hazar
Denizi kıyılarında bulunan Kurgan arkeolojik kültürüyle ilişkilendirmektedir.
DYEUS PATER VE İLK-HİNT-AVRUPA DİNİ
İlk-Hint-Avrupa dilinin karşılaştırmalı dilbilim yoluyla inşa edilmesi gibi,
Dyeus da karşılaştırmalı din ve mitoloji yoluyla yeniden yapılandırılmıştır.
İlk-Hint-Avrupa dininin yeniden inşası muhtemelen daha belirsiz konulardan
biridir, çünkü arkeoloji gibi diğer tarihi yeniden inşa yöntemleriyle
desteklenmesi, doğrulanması zordur.
Yunan mitolojisi, İskandinav mitolojisi ve Hindu mitolojisi gibi Hint-Avrupa
mitolojilerindeki ortak tema, güçlü bir gökyüzü tanrısı veya gökyüzü
babası inancıdır. Dyeus adı, İlk-Hint-Avrupa dillerinde gün ışığı ve
gündüz gökyüzü ile güçlü bir bağlantısı olduğu düşünülen "parlamak"
kelimesinin kökünden gelir.
Delilleri görebilmeniz için bu ismin veya tanrı inancının farklı toplumlarda
nasıl karşılık bulduğuna, hangi bölgelere ne şekilde yayıldığına bakalım:
- İlk-Hint-Avrupa toplumunda gün ışığı ve gök tanrısının adının Dyeus olduğunu söylemiştim. [1][2]
- O'nun İlk-Hint-İran toplumlarındaki adı Dyaus'tur. [3]
- Sanskritçe 'deki adı Dyáuṣ (द्यौष्) yada Dyaus Pitṛ́'dir ve gök tanrısıdır. [4][5]
- Avestaca'da gök anlamındaki "Dyaos" adıyla bilinir. Hatta Avesta'nın bir bölümünde ondan bu isimle bahsedilir. Genç Avesta dilinde ise Zerdüşt dini reformunun bir sonucu olarak "diiaos" yani "cehennem" anlamı taşır. [6]
- Miken Uygarlığında (antik Yunan) "di-ve" (divei) adıyla görünür. [7]
- Kıbrıs'taki Buz Devri metinlerinde "ti-vo" adıyla görünür, genitif hali (-in hali) Divoi'dir ve bu isimlerin Zeus ile ilgili olduğu düşünülür. [8][9][10][11]
- Yunancaya gök tanrı Zeus (Ζεύς) olarak geçmiştir. [7][12]
- İlk İtalyan toplumlarındaki adı "djous" (dious) (Okunuş: Dius) dur. [13]
- Eski Latincede "Dioue (Okunuş: Diuve)" yada "Loue" (Okunuş: Luve)", [12]
- Latincede ise adı "Jove" (Love) yani sevgidir ve her zamanki gibi gök tanrıdır. Ayrıca ant tanrısı Diūs (Fidius) olarak da inanılmıştır. [1][13][14]
- İtalya'nın kuzeyindeki İlk Avrupalıların dili olan Oskan dilinde adı "Diúvei (Διουϝει)"dir. [13][15][16]
- Umbria dilinde Di veya Dei (Grabouie / Graboue) olarak görülür. Bu adlar İvugin tabletlerinde de geçmektedir (Iguvine/Eugubian/Eugubine Tablets). [17]
- İtalyan kabilelerinin yaşadığı eski Peligni'deki adı: Loviois (Pvc Lois) ve Loveis (Pvcles) dir. [18][19]
- Anadolu'da tanrı anlamına gelen diéu-, diu- adları ile öne çıkar. [20]
- Hititçe'deki adı "šīuš (𒅆𒍑)" dur ve tanrı yada güneş-tanrıdır. [21][22]
- Palaca'da kutsal yada tanrı anlamlarındaki "tiuna" adıyla görülür. [22][23]
- Lidce'de adı "civ-" dir ve tanrı demektir. [22]
- İliryalılarda dei- veya -dí adlarıyla öne çıkar. Bunlar tıpkı "gökyüzü babası" Dei-patrous (Deipaturos) da olduğu gibi "gök" ve "Tanrı" anlamlarına gelir. [4]
- İlk-Mesap toplumlarında adı dyēs'dir. [24]
- Mesapça'da Gök-Tanrı "Zis" yada "Dis"dir. [25]
- Arnavutça'da gökyüzü ve şimşek tanrısı Zojz ve gökyüzü ve gök gürültüsü tanrısı olan Perën-di olarak öne çıkar. Buradaki "-di" eki per-en'e iliştirilmiştir. İlk-Hint-Avrupa toplumlarında "per-" "vurmak" anlamı veren bir uzantıdır. [26][27][28][29][30]
- Trakça'da Zi-, Diu- veya Dias- adları görülür. [25]
- Frigce'de ise "Tiy-" dir. [25][31]
- Lidce'de Lefs veya Lévs adları ile tapılmıştır ki bu da Lidyalıların Zeus'udur. [32][33]
- İznik, İzmit Körfezi, İstanbul, Sakarya ve Bursa gibi bölgelerde hüküm sürmüş olan Bitinya'lılarda Tiyes ve Anadolu şehri Tium olarak öne çıkar. [34]
Şimdi de Gök Baba sıfatının olduğu toplumlara ve bunlardaki adlara bakalım:
- İlk-Hint-Avrupa toplumunda Gök Baba anlamındaki Dyēus Phater, [1][2]
- Yunanca'da Zeus Pater, [5]
- Vedik mitolojisinde Dyáuṣ-pitṛ́ (द्यौष्पितृ), [5]
- İtalyanca'da Djous-patēr, (okunuş: Diyus Pater) [13]
- Latince'de Jüpiter (Iūpiter)'dir. Bunun da arkaik (eski) formları Diespiter ve Iovispater'dir. [4][5][35]
- Oskan dilinde Dípatír, [13]
- Umbria dilinde Iupater (yada Iuve patre), [13]
- Güney Pikence'de dipater, [36]
- İlirya dilinde Gök Baba "Dei-pátrous" olarak öne çıkar. [4][5]
Diğer yansımalar hem gökyüzü anlamına gelen dyeu- sözcüğünün kökünün soyundan
gelenleri hem de orijinal "Baba Tanrı" yapısını koruyan varyantlardır. Bazı
geleneklerde "phater" sıfatının "papa" yani "baba" ile yer değiştirdiği görülür:
- Luvice'de: "Tātis tiwaz", "Baba Tiwaz", Güneş-Tanrı, [37]
- Palaca'da: Güneş Tanrı "Tiyaz papaz", "Papa (Baba) Tiyaz", [38]
- İskitçe'de: Papaios (Papa Zios), yani Gök-Tanrı "Baba Zeus", [38]
- Eski İrlanda dilinde: "Dagdae Oll-athair" vardır ve "Yüce Baba Dagda" anlamına gelir. İlk-Kelt dil yapısı göz önüne alındığında ondan "sindos dago-dēwos ollo fātir" yani "Yüce Tanrı İyi Baba" sıfatıyla bahsedilir. [39][40]
- Hititçe'de: "attas Isanus yani "Güneş-Tanrı Baba" gökyüzü tanrısının adıdır ve Hattilerin güneş tanrısı "Loan" ile değiştirilmiş fakat orjinal yapısı bozulmadan kalmıştır. [41]
- Leton mitolojisinde de "Göklerin Babası (Debess tēvs)" sıfatı bulunur. [1]
- İskandinav mitolojisinde meşhur "Óðinn Alföðr (Odin All-Father / Odin Alfadir) yani Herkesin Babası Odin vardır. [42][43]
- Antik Rus paganizminde Stribogŭ bir "Baba Tanrı"dır, [1]
- Arnavutça'da "lord (efendi)" veya "Tanrı" anlamlarına gelen "Zot"un, Göksel Baba Zojz'un (Okunuş: Zoyz) sıfatından türetildiği düşünülmektedir. [44][45]
Göklerin babası aynı zamanda Anadolu'da yaşamış olan Luvi'ler arasında bir
güneş tanrısı olma özelliği de kazanmıştır. Cermen kültürleri arasında
Dyeus'un yerini bir savaş tanrısı olan Tyr almıştır. Fakat Dyeus'un bu
geleneklerdeki dönüşümü Dyeus'un bir gökyüzü tanrısı olarak birincil rolünü
sürdürdüğü Latin, Yunan ve Hint-Aryan geleneklerindeki Dyeus'un evrimiyle
çelişir.
Bir başka ilginç eğilim de Zeus hala kendi irfanına ve mitolojisine sahip
belirli bir tanrı iken, soydaşlarının soyut ve uzak figürler olma eğiliminde
olmasıdır. Örneğin Jüpiter ve Dyeus kendileriyle ilişkili hayatta kalan çok az
efsaneye sahiptir. Başlangıçta ayrıntılı bir mitolojinin olması ve bu mitlerin
kaybolmuş olması mümkün olsa da gökyüzü babasının aslında tapınanlarının
yaşamlarında önemli bir rol oynamayan Ouranos, yani Uranüs gibi ilkel bir
gökyüzü tanrısı olması da muhtemeldir.
Başlangıçta gökyüzünün kişileştirilmesi ile oluşturulmuş ve yalnızca hava
durumu ve savaşlar gibi insanların günlük yaşamlarıyla daha alakalı özellikler
kazanmış olabilir. Bu durumda Dyeus'un Roma ve Hint-Aryan enkarnasyonu
orijinaline daha yakınken, Yunan ve İskandinav anlayışları İlk-Hint-Avrupa
toplumlarının Dyeus hakkındaki orijinal inançlarından farklılaşmıştır.
Hinduizm'de gökyüzü tanrısı Dyaus'un bir insan olarak enkarne olmaya ve tam
bir insan hayatı yaşamaya zorlanarak cezalandırıldığı bir destan vardır. Hindu
tanrılarının insan enkarnasyonlarının oynadığı rol Yunan mitolojisindeki tanrı
oğullarının rolüne benzer. Zeus asla bir insan olarak enkarne olmamasına
rağmen birçok oğlu vardı. Zeus'un ilahi soyu ve Dyaus'un insan enkarnasyonları
ilk-Hint-Avrupa toplumlarının Dyeus hakkındaki bir hikaye ile ortak kökenleri
paylaşıyor olabilir.
Günümüzde eski Hint-Avrupa tanrılarına ibadet büyük ölçüde terk edilmiştir.
Fakat antik Yunan ve Roma dinleriyle aynı ilk-Hint-Avrupa kaynağından
türetilen Hinduizm ve Antik Yunan, Roma, İskandinavya ve Doğu Avrupa'nın
atalarının çok tanrılı dinlerini yeniden inşa etmeye çalışan yeni neo-pagan
grupları istisna sayılabilir. Ancak Dyeus'un etkileri hala devam etmektedir.
Dyeus'un yüce bir tanrı ve tanrıların hükümdarı olduğu düşünülüyordu çünkü
soydaşlarının çoğu bu role sahipti. Bu sonunda Yahudilik, Hristiyanlık ve
İslam'da görülen tek bir Tanrı'ya özel bağlılığa yol açan adanmışlığın
habercisidir. Çok tanrıcılık çağının başındaki Dyeus Pater'in tektanrıcılığa
giden ilk adımlardan birini temsil etmiş olması mümkündür.
Hatta İbrahimi dinlerde görülen yer ve gök ikilisi Dyeus'a dair inançlarda da
bulunmaktaydı. Gök ve baba tanrı olan Dyeus bereketli yağmurlar ve gün ışığı
ile ilişkilendirilir, Dhéǵhōm adlı toprak ana ile yani yer ile çiftleştikleri,
zıtlık ilişkisi içeren çiftler olduklarına inanılırdı.
Erken Slavlar tıpkı Zerdüşt dini reformundan sonra bazı İran halklarının da
yaptığı gibi Dyēus'un Slav halefini şeytanlaştırdılar. Kelimenin "gün"
anlamını kullanmaya devam etseler de "gök" anlamını ondan aldılar
ve diğer İlk-Hint-Avrupa tanrılarının birçoğunu terk ederek onları yeni
Slav veya İran isimleriyle değiştirdiler. Bu nedenle Slav halklarında Dyeus'un
iki uzantısı ortaya çıktı. Biri "garip, tuhaf şey" anlamındaki "divo" diğeri
ise "divъ" yani iblis'ti. [46]
Kültürümüzdeki "Deyyuz(s)'un oğlu" sözü de bu temele dayanıyor olabilir. İnsanlar geçmişten beri inanmadığı tanrıları aşağılamak için çeşitli sözler kullanmışlar yada onlara küfretmişlerdir. Ülkemizdeki bu "Deyyuz'un oğlu" sözü de eskiden Anadolu topraklarında inanılan tanrılardan biri olan Dyeus'a hakaret-aşağılama amacı ile ortaya çıkmış olabilir. Yani Dyeus, Deyus, Deyyus/Deyyuz şeklinde dilsel değişime uğramış olması mümkündür.