AKABE
İslam (?) öncesi ve sonrası ile alakalı önemli bilgiler bulabileceğimiz ender yerlerden birisidir liman şehri Akabe.
Roma İmparatorluğu döneminde bu şehirin ismi ‘Aila’’ olarak bilinmekteydi. (Grinzweig,Michael ‘’From the Items of the Name Eilat , 1993) Ayrıca Nebatiler’de kendi dönemlerinde bu şehri liman ve ticaret noktası olarak kullanmışlardı.
Milatten önce 116’da , Bosra bölgesine giden Via Nova yolunun başlangıcıydı ve Legio X Fretensis’te bu önemli stratejik limanda konuşlanmıştı. (Corpus Inscriptionum Iudaæse/Palaestianæ)
630 yıllarında , Piskopos Yuhanna ibn Ruba , bölgenin hegemonik kontrolünü fetihler ile ele geçiren Araplar ile bir antlaşma yaparak , bölgenin siyasi kontrolünü Arap liderlerine (Muhammed ?) verdi. Arapların kontrolüne geçen bu stratejik ve ticari öneme sahip olan Akabe’de , Araplar Bizans şehrinin yanına yeni bir şehir inşa etmeye başladılar.
Akabe (Aila / Ayla) sırasıyla Mısır, Suriye (Şam), Kudüs ve Yesrib (Medine) yollarının kesişiminde yer alan bir şehirdi. Ticaret yollarının ortasında kalan bu yer , bir çok yere erişim imkânı sağlıyordu.
Aşağıdaki harita , Emevi Döneminde , 650-670 yılları arasında Aqaba (Aila) şehrinin bir krokisini göstermektedir.
Arap (İslam ?) medeniyetinde , şehrin kapılarına , o yönde bulunan büyük şehirlerin isimleri verilirdi.
Bizi ilgilendiren asıl konu Arapların burayı ele geçirdikten sonra (628-630) yaptıkları Mescidlerin kıblesidir. Klasik İslâm Anlatısına göre Muhammed Tebük’te ikâmet ederken , çevre illere komutanları yollayarak ona biat etmesini emrediyordu.
Richard A. Gabriel’in yazmış olduğu ‘’Muhammad : Islam’s First Great General’’ adlı kitabında , Muhammed bölgenin kontrolünü ele geçirmeye çalışıyor. Muhammed Tebük’te kaldığı süre zarfında , ordusu Akabe’de Yohanna ibn Ruba’dan bölgenin kontrolünü ele alıyor ve bölgeyi kontrol altına alan Muhammed’in Arapları ilk iş olarak bir mescid inşa ediyor.
Buraya kadar bizi şüpheye düşürecek bir şey bulamadık ama bizi asıl
ilgilendiren yaptıkları mescid’in kıblesidir.
Richard A. Gabriel'in "İslam'ın İlk Generali Muhammed" adlı kitabında yazan
bazı bilgilere bakalım:
Muhammed on gün Tebük'te kaldı, bu sırada ordusunu dinlendirdi ve yerel
şeflerle müzakerelere girerek birkaç yeni ittifak oluşturdu. "Muhammed
Tebük'te sadece on gece kaldı, daha fazla değil. Sonra Medine'ye döndü." (1)
Bu kadar büyük bir Müslüman ordusunun varlığı, ne kadar rahatsız edici
olursa olsun, hala Muhammed'in yerel şefleri etkileyen gücünün açık bir
göstergesiydi ve bazıları Muhammed'le görüşmek için Tebük'e gitti. Bu
şeflerden biri Yohanna ibn Ruba, Alia'nın (modern Akabe) "valisi" idi ve
Muhammed ile Müslümanların limanı korunması karşılığında vergi ödemeyi kabul
ettiği bir anlaşma imzaladı. Bu koruma daha sonra gemileri de kapsadı. (2)
Üç Yahudi kasabası - Transürdün'deki Alia'nın 80 mil kuzeyinde bulunan Jerba
ve Udhruh ve Kızıldeniz'de bir balıkçı köyü olan Maqna'da benzer anlaşmalar
yaptı. (3)
Muhammed, Halid bin Velid ve birkaç yüz adamı kralın erkek kardeşini
öldürdükleri ve Hristiyan kralı koruma altına aldıkları Dumet-ül Cendel
vahasına gönderdi. Kral, Muhammed'e haraç ödemeyi kabul etti ve serbest
bırakıldı.
Konuya çok ilginç (!) bir durumla devam edelim. Bir şekilde Muhammed’in
emriyle bu bölgeye gelen Araplar, Akabe Şehri’nde , 215°’lik bir açı ile
mescid inşa etmiştir.
Sanılanın aksine bu mescid ne Mekke’ye ne de Petra’ya bakmaktadır.
628-630 yıllarında İslâm (!) Peygamberi Muhammed’in emriyle Akabe’ye gelen
Araplar neden Mescidlerinin yönünü 215°’lik bir açı ile inşa etmişlerdir. Bu
Dan Gibson ‘ın Petra tezi ile de örtüşmemektedir. Burada küçük bir parantez
açmak isterim , Walter R. Schumm’un son makalesinde , Dan Gibson ve David A.
King’in tartışmaları objektif olarak incelenmiş , Dan Gibson’ın belgeselinde
ve makalelerinde kullandığı bütün mescidlerin kıblesi istatistiksel ve
matematiksel olarak incelenmiştir. Makalede Dan Gibson’ın haklı olabileceği
sonucu çıkmıştır. (How Accurately Could Early – 622/900 C.E- Muslims Determine
the Direction of Prayers Qibla by Walter R. Schumm) (4)
Konumuza dönecek olursak , 630 yıllarında bölgenin valisi Yuhanna ibn Ruba ,
Aqaba’nın (Aila) kontrolünü para karşılığı koruma tahsis edecek şekilde
Araplara veriyor. Bölgeyi kontrol altına alan Muhammed’in Arapları , bölgeye
bir mescid yapıyor.
Yapılan Mescid’in Kıblesi ve Mihrabı – arkeolojik olarak- , Sina Dağı’nda
bulunan Aziz Katherine Manastırına bakıyor.
Aziz Katherine Manastırı , Geç Antik Yahudi-Hristiyan (Judeo-Christian)
geleneklerinde önemli bir kutsal alan olan Sina Dağı’nda bulunan bir
kilisedir.
Sina Dağı’nda Aziz Katherine Manastırı’nın bulunduğu bölge – aynı zamanda
Muhammed’in Araplarının yaptırdığı mescid’in kıblesi – Musa’nın İsrail’in
Tanrı’sı Rabb’den 10 Emiri aldığı yerdir.
Daha da ilginci bu kilisede bulunan , dünyanın en eski Pantokrator İsa
ikonasıdır. (Christ Pantocrator at Sina , 6th century) . Bu ikona 6.yy
başlarına tarihlenir.. Sorulması gereken sorulardan biri , Muhammed’in
Araplarının yaptığı mescid ve mezarlıkları neden Sina’da bulunan bu kiliseye
bakmaktadır..
Aziz Katherine Manastırında bir önemli detay daha vardır. Codex Sinaiticus.
Kütüphanesinde Yunanca en eski ikinci Kitab-ı Mukaddes bulunmaktadır.
Eusebus’un emirlerinin de yer aldığına göre 325’ten sonra 330-350 arasında
yazılmıştır.
Şimdi de Witcomb’un Aqaba’da bulduğu şeylere bakalım.
Şehrin sonraki katmanlarında (MS 9-10. Yy) yeniden kullanılan Hristiyan
sütunları/unsurları bulunmuştu. Arapların bölgeyi ele geçirmesinden sonraki
ilk yüzyıllar boyunca kiliselerin normal bir şekilde işlev gördükleri
arkeolojik olarak kanıtlanmıştır.
Bahsi geçen bir çok Hristolojik öge , 8.yy ortalarına kadar Arapların
kullandığı ögelerdir. Önemli iki obje , Akabe (Aila)’de Emevilerin
kullandıkları ögeler olarak , Donald Witcomb’un arkeolojik bulguları sonucu
kanıtlanmıştır.
Sadece sözde İslam peygamberi Muhammed’in (Mhmd) Araplarının Akabe’ye
yaptığı mescid’in neden İsa’nın en eski ikonasının bulunduğu bir kiliseye
baktığı bile sorulması gereken bir sorudur..
Eleştirisel bakış açısı ile her din ve inanca ait yazılarınızı, inancınızın
değişim sürecini anlattığınız sorgulama
süreçlerinizi dinvemitoloji@gmail.com adresine
gönderebilirsiniz.
- Bu yazılar biz-siz gibi sorgulama evresine girmiş herkese mutlaka biraz olsun ışık tutacaktır.
- Gönderdiğiniz yazılar sitemizde adınızla veya takma adınızla yayınlanacaktır.
- Gönderdiğiniz yazının başka bir internet sitesinde yayınlanmamış olması gerekmektedir. (KOPYA içeriğe karşı olduğumuzdan, sitemizdeki tüm içerikler özgündür)