HABERLER
Dini Haber

NASIL BU KADAR KÖR OLUNUR?

din, islamiyet, K, Dindar tepkileri, dinlere inanmıyorum, Sünni şia düşmanlığı, Mezhepler saçmalığı, Müslümanların sadece Muhammede bakması, Enam 159, Yunus suresi 100, Müslüman olmayan cennete,
İnsanlar genelde nasıl aptallaştığını anlamaz. Çünkü düşünmek, aklini kullanmak, araştırmak yerine daha kolay olanı seçiyor. Düşünme ve karar verme yetkisini başkalarına vermekle. Sıkça karşılaştığımız vak'alardan biride insanların çoğunluğu her konuda haklı sayması ve bir meseleyi binlerce insan kabul ediyorsa sorgulamadan o kitlenin fikirlerini kabul etmesidir. Genellikle yıllardan beri kabul gören ve milyonlarca insanin inandığı, doğru saydığı bir şeyi eleştirmeye kalktığımızda «Bunca insan yanıldı da bir tek sen mi doğru anladın» diye saçma sapan cevaplarla karşılaşıyoruz. Çoğu insan da bu cevaplar önünde pes ediyor ve doğru bildiği şeyi söylemekten ya vazgeçiyor yada tehdit ve can korkusuyla vazgeçtiriliyor. Simdi insanları aptallaştırmanın en kolay yollarından biri olan DİN anlayışını inceleyeceğiz. Din bir afyon gibidir, insanların umut ve bir kurtarıcı arayışını karşılayan nabza göre şerbettir. Konumuza geçmeden önce bir kaç ünlü düşünürün dinle ilgili söylediklerine bakalım:

"Kendi adıma konuşursam, insanlığın mı Tanrı'yı, yoksa Tanrı'nın mı insanlığı yarattığına kafa yormayı bırakalı çok uzun zaman oldu."
FYODOR DOSTOYEVSKİ

Kâfirlik, düşünce özgürlüğü için kullanılan bir başka sözcüktür.
GRAHAM GREENE


"İddia ediyorum hepimiz ateistiz. Ben yalnızca, sizin inandıklarınızdan bir eksik tanrıya inanıyorum. Siz öteki tanrıları neden göz ardı ettiğinizi anladığınızda, benim de neden sizinkini göz ardı ettiğimi anlayacaksınız."
STEPHEN HENRY ROBERTS


din, islamiyet, K, Dindar tepkileri, dinlere inanmıyorum, Sünni şia düşmanlığı, Mezhepler saçmalığı, Müslümanların sadece Muhammede bakması, Enam 159, Yunus suresi 100, Müslüman olmayan cennete,
DİNDE PARÇALANMA
Günümüz dünyasında bir çok din vardır. Bu dinlerde içlerinde farklı mezheplere bölünmüştür. Her biride ben haklıyım diyenleri haksiz olarak görür. Bu makalede tüm dinleri değil onlardan sadece birini İslam'ı konu edeceğim ve İslam adı altında din tüccarlarının insanları nasıl aptallaştırdığını anlatacağım.


İslam peygamberinin ölümünden sonra (Kuran tüm peygamberlerin Müslüman olduğunu söylediği halde ne hikmetse Müslümanlar bir tek Muhammed'e şehadet eder, bakınız 2/Bakara 136) din parçalanmaya başladı. Farklı mezhepler yaranmaya başladı ve bu mezheplerin başına farklı şeyhler, evliyalar getirildi. Bu basa getirilen insanlar etrafındaki insanların başka gruplara gitmemesi için kendilerini haklı başkalarını yanlış göstermeye mecburdur. Onun için sünniler şiaları onlarda aksine birbirlerini yalanlarlar. Her birinin kendine özgü hadis ve fıkıh kitapları vardır. Aynı Allah'a ibadetleri bile farklı. Hatta bu insanlar sırf ibadeti yanlış diye birbirlerini öldürmeye bile hazır. Oysa İslam'ın kitabı olan Kur-an'da dini parçalamamak emir ediyor.

"Şu dinlerini parça parça edenler ve kendileri de grup grup ayrılmış olanlar var ya, (senin) onlarla hiçbir ilişiğin yoktur. Onların işi ancak Allah’a kalmıştır" Enam suresi 159

Din tüccarları bu gerçekleri insanlardan saklıyor ve ne yazık ki insanlarda araştırmak, okumak ve öğrenmek yerine bu sahtekar din adamlarının onlara söylediklerine inanıyor. Akıl ve mantığı yok etmek için uyduruk mucizeler, sahte kerametler yarattılar. Aklını kullanan bir insanin bunlara inanmayacağını bildikleri için ilk önce insanları akıldan uzaklaştırdılar. Düşünmeyi, eleştirmeyi kafirlik olarak gösterdiler ve din akil değil nakil ile anlaşılır dediler. Düşünsenize aklini kullanan bir insan her hangi bir dine inanır mı? Bunu iyice anlamak için bir kaç soru sorayım hem kendime hem sizlere.
  1. Hiçbir zaman görmediğin bir şeye (Tanrıya) nasıl inanırsın? Var ama göremeyiz demek, yoktur sözcüğüyle aynı manayı verir. Bir düşünün, çalışıyorsunuz ve ay sonunda paranızı almak için gittiğinizde size parayı sana vermedik ama tüm kalbinle paranın sende olduğuna inan deseler. Böyle bir şeyle karşılaşsanız ne yapardınız?
  2. Allah yarattıklarını sever ama kötülükleri de bizi imtihan için yarattı. Babanızın size "seni çok seviyorum evladım ama bana na kadar dayanabileceğini görmek için her gün seni döveceğim" demesi gibi bir şey. Ne kadar mantıklı değil mi?
  3. Allah iman etmeyenleri cehennem ateşinde yakacak. "Allah’ın izni olmadıkça, hiçbir kimse iman edemez." (Yunus suresi 100.ayet) Şimdi soruyorum sizlere benim imanım Allah'ın iznine bağlıysa eğer, o izin gelinceye kadar iman etmemekte haksız mıyım?
ŞİMDİ BEN KAFİR MİYİM?
Ne kadar üzücü olsa da zaman zaman Allah'a inanmadığı, dinden çıktığı için öldürülen insanların haberlerini alıyoruz. Kendi düzenlerini, para kaynaklarını korumak için din tüccarları ölüm fetvaları vererek insanların doğal hakkı olan yaşamını elinden alıyorlar. Bu meselenin vahim tarafı ise insanların tüm bu vahşetin Allah-din adına yapıldığına inanıp bunu haklı görmesindedir. Kur-an açık bir şekilde dinde zorlama yoktur kim neye istiyorsa inana bilir demesine rağmen (bakınız Bakara suresi 256. ayet) hala bu insanlar kendi sapıklıklarını savunmaya devam ediyor. Her şeyi anlıyoruz da bir tek şunu anlamak güç: "Neden yıllarca İslam uğruna savaşan, İslam uğruna malını mülkünü sadaka veren bir insan dinden cıktığı an kafir oluyor ve ölmeyi hak ediyor? Yani iyilik yapması, insanlara yardım etmesi için illa Müslüman mı olmak gerek? Hristiyanlar, Yahudiler, Budistler , Ateistler Müslüman olmadığı sürece cennete giremez diyorlar din tüccarları. Oysa sizin din tüccarlarınız yanmayan kefenler, peygamberi rüyada gördüren terlikler satarken bu insanlar aklini kullanarak insanlığa faydalı olmaya çalışmışlar. Peki sizin üyesi olduğunuz cemaatin başındaki evliyalar hangi işiyle insanlığa bir yarar sağladı?

E.Jener 1775 yılında İngiltere'de çiçek hastalığına karşı aşıyı bulan kişi. Hatta bu buluşunu patentleştirmekten imtina etmiş, böylece milyonlarca dolardan vazgeçmiştir.

Simdi size soruyorum bu insan mı cennetlik yoksa fakir Muhammed'i anlatarak zengin olan evliyaların mı? Bu insan mı akıllı yoksa 600 yıldır sakal bırakmak şart mıdır değil midir diye tartışan senin din hocaların mı? En son sizlere soruyorum BEN KAFİR MİYİM??? HAYIR, SİZ KÖRSÜNÜZ…

Yazan: Kirpi
« ÖNCEKİ YAYIN
SONRAKİ YAYIN »