Yazan: Wiseman
CENNET VE CEHENNEMİN SONSUZLUK ÇIKMAZI
Son zamanlarda cehennemin “sonsuz olamayacağı, cehennemde sonsuza kadar
yanma/yanmama” tartışması aldı başını gidiyor. Görünen o ki vicdanının sesine
kulak veren bazı Prof. Unvanlı “sözde aklı selim Müslümanlar”, “cehennemde
sonsuza dek yanma” fikrini akıl ve vicdanlarına kabul ettirememiş olmalılar ki,
“cehennemin sonsuz olamayacağını ve cehennemde sonsuza dek yanmanın
olamayacağını düşünüyorum” demeye başladılar. (Örneğin Prof. Sinan Canan ve
Prof. Mustafa Öztürk) Böyle düşünmelerinin nedeni; yaratıcıya inanmadığı halde
yaratıcıya inananlardan daha “vicdanlı, ahlaklı, dürüst, erdemli” hayat süren
insanların varlığını çok daha sık görmeleri. “Vicdansız, ahlaksız, günahkar, her
haltı işler” diye itham ettikleri, yaratıcıya inanmayanlardan daha “vicdansız,
ahlaksız, günahkar, her haltı yiyen” Müslümanların varlığını ise çok sık ve
fazla görmeleridir. Kısaca dinlerin, insanlara ahlak, dürüstlük ve erdem
vermediğine bizzat şahit olmalarıdır. Kendi mahallelerinin gerçek yüzünü
görmeleridir.
İki insan tipi düşünelim.
1-YARATICIYA
İNANAN, dindar ama her türlü pisliği, ahlaksızlığı, günahı işleyen, haksız yere
insan öldüren, hırsızlık, yolsuzluk, zina yapan, kul hakkı yiyen ama İNANÇLI
BİRİ.
2-YARATICIYA İNANMAYAN, dinsiz ama vicdanlı, ahlaklı, dürüst,
sevgi dolu, yardımsever ve hatta insanlığa yararlı icat ve eylemlerde bulunmuş,
karıncayı bile incitmeyen, kul hakkı yemeyen İNANÇSIZ BİRİ.
Birinci
kişi SIRF YARATICIYA İNANDIĞI İÇİN günahlarının cezasını çekse bile, ceza
bitiminde cehennemden çıkıp, SONSUZ CENNETTE YAŞAMAYA HAK KAZANACAK!
İkinci kişi ise erdemlilik açısından, birinci kişiden (yaratıcıya
inanan dindar kişiden) çok daha erdemli, Müslümanlar tarafından bile örnek
alınacak bir hayat sürse bile, SIRF YARATICIYA İNANMADIĞI İÇİN SONSUZA DEK
CEHENNEMDE YANACAK!
Böyle bir durum, elbette aklının, vicdanının
sesine kulak veren bazı “sözde aklı selim Müslümanlar” tarafından kuşku ve
sorgulama ile karşılanıyor. Haliyle böyle bir haksızlığı vicdanları da kabul
etmiyor. Bunun dışında “sonsuza dek yakılmayı” da “CANİLİK” olarak görüyor ve
bunu inandıkları Allah’a yakıştıramıyorlar.
KONUYU HEM KUR’AN
AYETLERİ İLE HEM DE AKIL, MANTIK, VİCDAN YÖNÜ İLE ELE ALALIM.
Öncelikle şunu kabul etmemiz gerekir ki cennet “varsa”, cehennem de “var” olmak
zorundadır ki Kur’an’a göre de vardır. Cehennem “varsa”, cennette “var” olmak
zorundadır. Cennet “sonsuz” ise cehennem de “sonsuz” olmak zorundadır. Cehennem
“sonsuz” ise cennet de “sonsuz” olmak zorundadır. Ki Kur’an’a göre her ikisi de
sonsuzdur. Bu iki kavram birbirinden asla ayrılamaz iki parçadır. Çünkü birinin
varlığı, diğerinin varlığına bağlıdır. Birini “var”, diğerini “yok”
sayamazsınız. Birini “sonsuz” diğerini “sonlu” sayamazsınız. Çünkü kabul
ettiğiniz “imtihan”, sonuçları itibarı ile ödül için Cennet'i, ceza için
cehennemi barındırır.
Kur'an'da hem cennetin hem de cehennemin
“sürekli, ebedi, sonsuz” olduğuna, cennet ve cehennemde “sürekli, ebedi, sonsuza
dek kalınacağına” dair birçok (54 tane) ayet var! Bu Kur’an ayetlerini dip notta
veriyorum.
Şimdi gelelim “cehennemi sonsuz”, “cehennemde yanmayı
sonsuz” kabul etmeyen, edemeyen, “sözde aklı selim, vicdanlı Müslümanların”,
“cehennemin ve cehennemde yanmanın sonsuz olamayacağı” çıkmazlarına.
1’NCİ ÇIKMAZ: Sevgili kardeşim, her ne kadar senin vicdanın bu
sonsuzluğu ve cehennemde sonsuz yanmayı kabullenmese de dip nottaki inandığın
Kur'an ayetleri (54 tane) ne yazık ki senin aklını ve vicdanını dikkate almıyor,
yok sayıyor ve cehennemi sonsuz olarak bildiriyor! O ayetler seninle, aklınla,
vicdanınla çelişiyor! Ya aklınızı ve vicdanınızı bastırıp “imanlı Müslüman”
kalacak, sonsuz cezayı kabulleneceksiniz ya da akıl ve vicdanınızın sesini
dinleyip, 54 adet Kur’an ayetini yok sayıp dinden çıkacaksınız! Bu sizin birinci
çıkmazınız.
2’NCİ ÇIKMAZ: Diğer bir konu, siz sadece “cehennemin
sonlu (süreli) olacağı” ve “cehennemde belli süre ceza/işkence görüleceğinden”
bahsediyorsunuz. Cenneti ise yine sonsuz ve sonsuza dek kalınacak gözü ile
bakıyorsunuz. Bunu aklınız ve vicdanınız nasıl kabul ediyor? Halbuki bu iki
kavramın birbirinden asla ayrılamayacağını yukarıda açıkladım. Eğer cehennemi ve
cehennemde yanmayı sonlu (süreli) kabul ediyorsanız, cenneti ve cennette sonlu
(süreli) kalmayı da kabul etmek zorundasınız. Bu durum da sizin için ikinci
çıkmazınız.
3’NCÜ ÇIKMAZ: Diyelim ki aşağıdaki 54 Kur’an ayetine
rağmen, cenneti de cehennem gibi sonlu (süreli) yaptınız ve cennette de sonlu
(süreli) kalınacağını kabul ettiniz. Peki, böyle bir durumda herkes mükafatını
aldı ve cezasını ödedikten sonra ne olacak? Allah, “Harç bitti yapı paydos,
herkes ödül ve cezasını aldı, süre bitti, dükkanı (Cennet ve Cehennemi)
kapatıyorum, ahiret hayatını da yok ediyorum” mu diyecek? İnsanlar ebediyen yok
mu olacak? Eğer sonunda yokluk varsa dünya hayatının, imtihanın, yaşananların ne
önemi kaldı? Cennettekiler, dünyada yaşayamadıklarına mı yansın? Cehennemlikler
dünyada yaşadıklarına mı sevinsin? Bu da sizin üçüncü çıkmazınız.
4’NCÜ ÇIKMAZ: Diyelim herkes ödülünü aldı, cezasını çekti. Ahiret
hayatı da sonlandı. Bu durumda Allah ne iş yapacak? Yeniden Kainat ve insanlar
yaratıp yeniden imtihan mı edecek? İnsanlar Allah’ın oyuncakları mı? Eğer
öyleyse önceki ahireti neden sonlandırdı? Bu abesle iştigal ve gereksiz değil
mi? Allah gereksiz iş yapar mı? Bu da sizin dördüncü çıkmazınız.
5’NCİ ÇIKMAZ: Diyelim dip nottaki 54 Kur’an ayetindeki gibi ahiret
hayatı sonsuz. Bu durumda da sonsuzluk sahibi olan insanlar, Allah’ın sonsuzluk
(Beka) sıfatına ortak olmuş olmayacaklar mı? Her istediklerini elde etmekle
Tanrılaşmayacaklar mı? Bu da sizlerin beşinci çıkmazınız.
6’NCI
ÇIKMAZ: Diyelim “Ahiret hayatı” gerçek ve sonsuz. Yani cennette vaadedilenler de
cehennemde vaadedilenler de sonsuz. Sadece “Tanrının varlığına inanma
karşılığında” sonsuzluk boyunca her istediğinizi elde edeceksiniz. Ya da sadece
“Tanrının varlığına inanmama karşılığında” sonsuzluk boyunca ceza ve işkence
göreceksiniz. Burada da üç ayrı çıkmazınız mevcut.
1) “İnanma ve
inanmama” karşılığında sonsuz mükafat ve sonsuz ceza dengesizliği. Düşünsenize
milyonlarca insanı öldürseniz bile, binlerce tecavüzde bulunsanız bile,
hırsızlık ve yolsuzluk yapsanız bile, cezanızı çekip sonsuz cennete
kavuşacaksınız. Ya da hiçbir öldürme yapmasanız, tecavüz yapmasanız, hırsızlık,
yolsuzluk yapmasanız, günah denilen kavramları işlemeseniz bile Cennet yüzü
görmeden sonsuza dek ceza ve işkenceye tabi tutulacaksınız. Bu durumun akla,
vicdana, adalete uymadığının, dengesizliğin farkında mısınız?
2)
Sonsuz cehennem ve sonsuz ceza kavramı, Tanrının sonsuz merhameti ile çelişen
bir durumdur.
Kur’an’da Tanrının merhamet ve sonsuz merhamet sahibi
olduğuna dair onlarca ayet mevcut. Hem sonsuz ceza verme hem de sonsuz merhamet
etme, birbiri ile çelişen iki özelliktir.
3) Sonsuzluk boyunca
mükafat ve cezanın monotonluğu ve sıkıcılığı.
Düşünsenize şu dünyada
bile aynı iş ve eylemi, zevk ve cezayı üç gün üst üste yaptığımızda bile
sıkılıyoruz. Monoton hale geliyor. Her gün baklava, börek yemek, her gün
sevişmek, her gün milyonlar kazanmak, her gün gezip tozmak vs. tüm zevkleri
tatmak, o zevki elde ettikten sonra değerini yitirmektedir. Monoton hale gelip o
eyleme karşı ilgisizlik ve isteksizlik duyulmaktadır. Cazibesini yitirmektedir.
Cennet ve cehennemde elde edilecek veya maruz kalınacak sürekli kazanım ve
kayıplar da değerini yitirecek ve önemsizleşecektir. SONSUZ CENNETTE ÖLÜMSÜZLÜK,
CEHENNEME DÖNÜŞECEKTİR!
Bu da sizlerin altıncı çıkmazınız.
CENNET VE CEHENNEM Mİ ARIYOR ve İSTİYORSUNUZ?
Cennet de Cehennem de gerçekte bu dünyada ve insanın kendi elindedir.
Ne
öbür dünya ne de öbür dünyanın Cenneti ve Cehennemi yoktur!
İnsanın
Cenneti de Cehennemi de İNSANDIR!
Cennet de Cehennem de yaşadığınız
HAYATTIR!
Başarılarınız ve mutluluğunuz Cennetiniz, başarısızlık ve
üzüntüleriniz Cehenneminizdir!
Huriler ve Melekler de Nuriler ve
Şeytanlar da hayatınızdaki kişilerdir.
Sahip olduğumuz hayatın içi boş
ve sınırlıdır.
İstesek de istemesek de o hayatı yaşamak zorundayız.
Bu nedenle hayatın anlamı onun kullanılışında yatar.
Hayatınızı,
aklınızı ve vicdanınızı iyi kullanırsanız hayatınız Cennetiniz, kötü
kullanırsanız hayatınız Cehenneminiz olur.
Hayatınızı Cennet yapmak için
de rehberiniz din ve dogmalar değil AKIL, VİCDAN, BİLİM, ADALET, SEVGİ VE
AHLAK OLMALIDIR.
Sağlık, akıl ve sevgi ile kalın.
DİPNOT
CEHENNEMDE EBEDİYEN, SONSUZA DEK KALINACAĞINA DELİL AYETLER
Bakara 39: “İnkar edip ayetlerimizi yalanlayanlar ise ateş
halkıdır, onlar ORADA EBEDİ KALACAKLARDIR...”
Bakara 81: “Kötülük
işleyip suçu kendisini kuşatmış olanlar, ...ateş ehli ve ORADA EBEDİ
KALACAKLARDIR.”
Bakara 217: “Dininden dönen ve kafir olarak
ölenler... Onlar cehennemliktir ve ORADA EBEDİ KALIRLAR…”
Bakara
275: “Faiz yiyenler... Kim de FAİZE devam ederse, onlar cehennem ahalisidir,
ORADA EBEDİ OLARAK KALACAKLARDIR.”
Nisa 93: “Kim bir mümini kasten
öldürürse, cezası, İÇİNDE EBEDİ KALACAĞI CEHENNEMDİR…”
Nisa 14:
“Kim de Allah’a ve Peygamberine isyan eder ve O’nun koyduğu sınırları aşarsa,
Allah onu EBEDİ KALACAĞI CEHENNEM ATEŞİNE SOKAR. Onun için alçaltıcı bir azap
vardır.”
Rad 5: “... İşte bunlar Rablerini inkar edenlerdir. İşte
onlar boyunlarına demir halkalar vurulanlardır ve işte onlar
cehennemliklerdir. ONLAR ORADA EBEDİ KALACAKLARDIR.”
Yunus 52:
“Sonra da zulmedenlere, “EBEDİ AZABI TADIN! Siz ancak vaktiyle kazanmakta
olduğunuzun cezasına çarptırılıyorsunuz” denilecektir.”
Maide 36,
37: “İNKAR EDENLER... Ateşten çıkmak isterler ama ondan çıkabilecek
değillerdir. ONLARA SÜREKLİ BİR AZAP VARDIR.”
Ali İmran 116:
“İnkar edenlerin... İşte onlar cehennemliktirler. Onlar ORADA EBEDİ
KALACAKLARDIR.”
Tövbe 63: “Allah’a ve resulüne karşı gelenler,
İÇİNDE EBEDİ KALACAĞI CEHENNEM ateşinin olduğunu bilmediler mi?”
Tövbe 68: “Allah, erkek ve kadın münafıklara ve kafirlere, İÇİNDE
EBEDİ KALMAK üzere cehennem ateşini vadetti. O, onlara yeter. Allah, onlara
lanet etmiştir. Onlar için sürekli bir azap vardır.”
Nahl 27, 28,
29: “KAFİRLER... “Haydi, İÇİNDE EBEDİ KALACAĞINIZ CEHENNEMİN kapılarından
girin. Büyüklük taslayanların yeri ne kötüdür!”
Zümer 71, 72:
“KAFİRLER... onlara şöyle denir: “İÇİNDE EBEDİ KALMAK ÜZERE cehennemin
kapılarından girin. Büyüklük taslayanların kalacağı yer ne kötüdür!”
Müminun 103: “Kimlerin de tartıları hafif gelirse... ONLAR
CEHENNEMDE EBEDİ KALACAKLARDIR.”
Mümin 76: “Onlara, (kafirler)
“EBEDİ KALMAK ÜZERE CEHENNEM kapılarından girin.”
Cin 23: “... Kim
Allah’a ve resulüne karşı gelirse, şüphesiz onlar için, İÇİNDE EBEDİ
KALACAKLARI CEHENNEM ateşi vardır.”
Beyyine 6: “Şüphesiz, inkar
eden kitap ehli ile Allah'a ortak koşanlar, içinde EBEDİ KALMAK ÜZERE CEHENNEM
ATEŞİNDEDİRLER…”
Al-i İmran 86, 88: “İnandıktan, peygamberin hak
olduğuna şehadet ettikten, kendilerine belgeler geldikten sonra İNKAR
EDENLER... ONUN İÇİNDE EBEDİ KALACAKLARDIR. Onların azabı hafifletilmez,
onlara göz açtırılmaz.”
Mümin 75, 76: “Yeryüzünde haksız yere
şımarıp ve böbürlenen ve büyüklenenler içlerinde EBEDİ KALMAK ÜZERE CEHENNEM
kapılarından girin.”
Araf 36: “Ayetlerimizi yalanlayanlar ve
onlara uymayı kibirlerine yediremeyenler işte onlar CEHENNEMLİKLERDİR ORADA
EBEDİ KALACAKLARDIR.”
Enbiya 98, 99: “Allahtan başkasına tapanlar
ve taptıkları cehennem yakıtısınız…Onların hepsi ORADA EBEDİ KALACAKLARDIR.”
CENNETTE EBEDİYEN, SONSUZA DEK KALINACAK DİYEN AYETLER
Bakara 25: “İman edip salih ameller işleyenlere, kendileri için;
içinden ırmaklar akan CENNETLER olduğunu müjdele ORADA EBEDİ KALACAKLARDIR.”
Bakara 82: “İman edip salih ameller işleyenler ise
CENNETLİKLERDİR. ONLAR ORADA EBEDİ KALACAKLARDIR.”
Al-i İmran 15:
“… Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için Rableri katında, içinden ırmaklar
akan, İÇİNDE EBEDİ KALACAKLARI CENNETLER, tertemiz eşler ve Allah’ın rızası
vardır.” Allah, kullarını hakkıyla görendir.”
Al-i İmran 136: “İşte
onların mükafatı Rableri tarafından bağışlanma ve içinden ırmaklar akan
CENNETLERDİR Kİ ORADA EBEDİ KALACAKLARDIR. ...”
Al-i İmran 198: “…
Allah katından bir konaklama yeri olarak, içinde EBEDİ KALACAKLARI, içinden
ırmaklar akan CENNETLER vardır.”
Nisa 13: “…Allah onu, içinden
ırmaklar akan, içinde EBEDİ KALACAKLARI CENNETLERE SOKAR. İşte bu büyük
başarıdır.”
Nisa 57: “İman edip salih ameller işleyenleri ise,
içinden ırmaklar akan, içlerinde EBEDİ KALACAKLARI CENNETLERE koyacağız.”
Nisa 122: “İman edip salih ameller işleyenleri de EBEDİ OLARAK
KALACAKLARI, içlerinden ırmaklar akan CENNETLERE koyacağız.”
Maide
85: “… Allah onlara, DEVAMLI KALACAKLARI, içinden ırmaklar akan CENNETLERİ
mükafat olarak verdi. … ORADA EBEDİ OLARAK KALACAKLARDIR.”
Maide
119: “Allah, şöyle diyecek… Onlara içinden ırmaklar akan, içinde EBEDİ
KALACAKLARI CENNETLER VARDIR.”
Araf 42: “İman edip salih ameller
işleyenlere gelince işte onlar CENNETLİKLERDİR. Onlar ORADA EBEDİ
KALICIDIRLAR.”
Tövbe 72: “Allah, mümin erkeklere ve mümin
kadınlara, EBEDİ OLARAK KALACAKLARI, içinden ırmaklar akan CENNETLER ve Adn
cennetlerinde çok güzel köşkler vadetti. …”
Tövbe 89: “Allah
onlara, içinde EBEDİ KALACAKLARI, içinden ırmaklar akan CENNETLER
HAZIRLAMIŞTIR. İşte bu büyük başarıdır.”
Tövbe 100: “… Allah,
onlara içinden ırmaklar akan, içinde EBEDİ KALACAKLARI CENNETLER
HAZIRLAMIŞTIR.”
Yunus 26: “... İşte onlar CENNETLİKLERDİR VE ORADA
EBEDİ KALACAKLARDIR.”
Hud 23: “İman edip, salih ameller işleyen ve
Rablerine gönülden bağlananlara gelince, işte onlar CENNETLİKLERDİR. ONLAR
ORADA EBEDİ KALACAKLARDIR.”
Hud 108: “Mutlu olanlara gelince,
gökler ve yerler durdukça içinde EBEDİ KALMAK ÜZERE CENNETTEDİRLER. ...”
İbrahim 23: “İnanan ve salih ameller işleyenler, Rablerinin
izniyle, EBEDİ KALACAKLARI ve içlerinden ırmaklar akan CENNETLERE
sokulacaklardır. ...”
Kehf 107, 108: “Şüphesiz, inanıp yararlı
işler yapanlara gelince, onlar için içlerinde EBEDİ KALACAKLARI FİRDEVS
CENNETLERİ bir konaktır. Orada EBEDİ OLARAK KALACAKLAR.”
Taha 76
“… işte onlar için en yüksek dereceler, içinden ırmaklar akan, içinde EBEDİYEN
KALACAKLARI ADN CENNETLERİ vardır…”
Müminun 10, 11: “Onlar FİRDEVS
CENNETLERİNE varis olurlar. Onlar orada EBEDİ KALACAKLARDIR.”
Furkan
15, 16: “De ki: “Bu mu daha hayırlıdır, yoksa Allah’a karşı gelmekten
sakınanlara VADEDİLEN EBEDİLİK CENNETİ Mİ?” Orası onlar için bir mükafat ve
varılacak bir yerdir. Onlar orada ne isterse var. Hem ORADA EBEDİ KALACAKLAR.”
Furkan 75, 76: “İşte onlar, sabretmelerine karşılık CENNETİN
yüksek makamlarıyla mükafatlandırılacaklar ve orada esenlik dileği ve selamla
karşılanacaklardır. Orada EBEDİ KALACAKLARDIR.”
Ankebut 58: “İman
edip salih amel işleyenler var ya, onları içinden ırmaklar akan ve içinde
EBEDİ KALACAKLARI CENNET köşklerine yerleştireceğiz…”
Lokman 8, 9:
“Şüphesiz, iman edip salih amel işleyenler için İÇLERİNDE EBEDİ KALACAKLARI
NAİM CENNETLERİ VARDIR. …”
Zuhruf 70, 71: “Siz ve eşleriniz sevinç
ve mutluluk içinde CENNETE giriniz.” …Siz ORADA EBEDİ OLARAK KALACAKSINIZ.”
Kaf 31, 34: “CENNET, Allah’a karşı gelmekten sakınanlara uzak
olmayacak şekilde yaklaştırılacak…Şimdi selam ve selametle ORAYA GİRİN. İşte
SONSUZLUK GÜNÜ budur.”
Hadid 12: “… “Bugün size müjdelenen şey
içlerinden ırmaklar akan, EBEDİ OLARAK KALACAĞINIZ CENNETLERDİR.” İşte bu
büyük başarıdır.”
Mücadele 22: “… İşte Allah … Onları, içlerinden
ırmaklar akan ve içlerinde EBEDİ KALACAKLARI CENNETLERE SOKACAKTIR. …”
Tegabun 9: “… Kim Allah'a inanır ve salih amel işlerse, Allah onun
kötülüklerini örter ve onu içinden ırmaklar akan, EBEDİ KALACAKLARI CENNETLERE
SOKAR...”
Talak 11: “Kim Allah’a inanır ve salih bir amel işlerse,
Allah onu, içinden ırmaklar akan, içinde EBEDİ KALACAKLARI CENNETLERE SOKAR.”
Beyyine 8: “Rableri katında onların mükafatı, içlerinden ırmaklar
akan, içlerinde EBEDİ KALACAKLARI ADN CENNETLERİDİR.”